15 Nisan 2008 Salı

Müzedeki gelinlik


Barış gelinliği giymiş bir sanatçı, hoşgörünün ve sevginin filizlenip, yeşerip, Dünyaya yayıldığı Anadolu topraklarında bir cani tarafından katledildi.Pippa Bacca ismiyle tanınan 33 yaşındaki Milano’lu sanatçı Giuseppina Pasqualino di Marine 8 Mart 2008 tarihinde ‘dünya barışına dikkat çekmek, gündeme getirmek ve sembolize etmek’ amacıyla üzerine giydiği barışı temsilen beyaz gelinliği andırır bir elbise ile İtalya’dan Tel Aviv’e kadar otostop yaparak, gitmek üzere yola çıkar.Avrupa'yı geçiyor, Balkanlar'ı geçiyor, ülkeler, kentler, kasabalar geçiyor... buradan da Orta Doğu'ya, Kudüs'e geçmeyi planlayan bu barış gönüllüsü, bizim ülkemizden geçemiyor… Hem de boğulup öldürülerek engelleniyor… Kadın sanaçının suçu, “savaşı ve katliamları” protesto etmek için yola çıkmak. Her türlü kişisel kaygıların dışında, toplumsal sorunlara dikkat çekmek...Giuseppina Pasqualino di Marineo’nun cesedi, Kocaeli’nin Gebze ilçesi Tavşanlı Köyü Ballı Kayalar mevkiinde bulundu. 31 Mart’ta öldürüldüğü sanılan Bacca’nın çıplak olarak ormanlık alana gömüle cesedi, 11 Nisan günü bulunuyor ve kardeşi tarafından teşhis edilerek, katil zanlısı gözaltına alınıyor. Yakalanan kişinin siciline bakılırsa, bu kişi hırsızlık, gasp dahil bir çok sabıkaya sahip. Ama, bir barış elçisini engellemek için öldürecek uluslararası bir terör bağı veya barışı dinamitlemek için böyle bir cinayeti işleyecek nitelikte görülmüyor. Caninin tek hedefi yüreği barış heyecanıyla dolu Bacca’ya tecavüz etmek. Kadın bu iğrenç teklifi kabul etmeyince de, boğarak öldürüyor ve çıplak vaziyette ormanlık alana gömüyor…Bu, ne vahşettir; bu, ne insanlık dışı bir zihniyettir. Şimdi, tarihe bir kara leke olarak geçecek katliamda yaşamını yitiren genç sanatçının gelinliği aranıyor… Bulunursa, müzede segilenecek… Sergilenecek ki, kimin, nerede, neden böyle bir cinayeti işlediği nesiller boyu insanlara gösterilecek… Tıpkı, Münih’te Hitler’in Yahudiler’i yaktığı fırınların, işkence odalarının sergilendiği gibi…Tıpkı, İspanya diktatörü Franko’nun, Şili diktatörü Pinochet’in katliam fotoğraflarının sergilendiği gibi..Denecek ki: “Bir sanatçı, Dünyadaki, özellikle de Ortadoğuda’daki ölümleri protesto için, barışın sağlanması için bu gelinliği giyip; İtalya’dan Tel Aviv’e otostop yaparak gitmek üzere yola çıktı. Avrupa’dan, Balkanlar’dan geçti.Yolculuğunun 8. gününde Türkiye’de bir sapık tarafından öldürüldü.”Her ne kadar olaydan sonra sanatçının kızkardeşi Antonietta Pasqualino ve nişanlısı Giovanni Chiari yaptıkları açılamada, “bu tür sapıklar, Dünyanın her yerinde olabilir. Türkiye’ye mal etmek yanlış olur. Münferit ve adi bir olaydır” deseler de; sonuçta olay Türkiye’de gerçekleşmiştir ve gelinlik sergilendiğinde, not olarak üzerine Türkiye düşülecektir.Müzedeki barışı simgeleyecek gelinlik, Türkiye için bir utanç vesilesi olacaktır.

2 yorum:

laguer90 dedi ki...

iyi günler Mehmet bey,
haberi okumaktan,duymaktan bile utanç duyuyoruz! Ne yazıkki bu ülke sapık düşünceler,davranışlar ve kendi ülkesini rezil etme çabalarından kurtulamıyor!
Sedece aklıselim vatandaşlara sahip olmayı dileyebilirim (sözüm yok)

Yaşam Tiyatrosu dedi ki...

Suçu kimde arasam bilmiyorum. Hayvani içgüdüleri yüzünden kadının gözünün yaşına bakmadan tecavüz edip öldüren insan müsveddesinde mi, cinselliği canavar gibi gören, töre deyip kadınlarının gözünün yaşına bakmayan, modern bilimden anladığı kutsal kitap yorumlamak olan, kadından anladığı bir parça zar olan cahil cühela toplumumda mı yoksa tek derdi türbanlıların üniversiteye girmesi olan,üç çocuk doğurun salığı veren başbakan ve hükümetin mi?Hiç mi hiç bilmiyorum. Bildiğim bir şey var, arkasına sığınacak bahane aramak ucuza kaçar, elimizi başımıza koyup düşünmeliyiz, çünkü bu utanç hepimize yeter...